MATEMATİKSEL AFRODİZYAK - Alex Galt

        John'la tartışmalarımızın sıklaştı günlerde sadece
gerektiğinde(önemsiz konularda) görüşmeye karar verdik. Buluşmalar güzel
geçiyordu fakat haftada birden fazla görüşmüyorduk. Duygularımız bize yön
verdiğinde ara sıra bir araya gelip, bağlanma endişesi duymadan ayrı
hayatlar sürdürecektik.

       Bu dönemin başlarında bir gün John'la tek odalı dairesinin
zemininde oturuyorduk. John kendine kazak örerken ben de Fermat�ın �Son
Teorem� adlı kitabını okuyordum. Her seferinde örgü örmesine engel olup ona
kitabımdan bölümler okumaya çalışırdım.

      Hiç dost sayılar hakkında bir şey duymuş muydun? Bunlar tıpkı
mükemmel sayılar gibiler; ama kendi bölenlerinin toplamlarından oluşmak
yerine birbirlerinin bölenlerinin toplamlarından oluşuyorlar. Ortaçağ�da
insanlar meyvelerini dost rakamlara göre dilimlerlerdi. İlk dilimi kendileri
yerler ve bir sonrakini sevdiklerine verirlerdi. Bu matematiksel
afrodizyaktır. Matematiksel bir afrodizyak- bunu seviyorum. John konuya
pek ilgi göstermedi. Matematiği pek sevmez. Benim gibi değil. Uzak olmamızın
bir sebebi de bu.

       O dönemlerde noel yaklaşıyordu ve ben alışverişten nefret ettiğim
için John'u listeden çıkarabildiğime gayet memnundum. Hediye almak için
birbirimize fazlasıyla uzaktık. Yine de büyükannemin hediyesi için
alışverişteyken karışık bulmacalardan oluşan bir kitap gördüm ve onu John
için aldım. The Nation�un arkasındaki karışık bulmacaları çözebilmek için
hep uğraşırdık ve bu 5 dolar ödediğim kitabı ona verebilirdim.

       Noel geldiğinde sıradan bir şekilde, paketi açılmış kitabı John�a
verdim. O ise bana hiçbir şey vermedi. Aslında şaşırmadım ama umursamadığımı
sandığım halde biraz kırıldım. Ertesi gün John beni dairesine davet etti.
"Noel hediyen hazır" dedi. "Üzgünüm biraz geç kaldım".

       Bana özensizce sarılmış bir paket verdi. Paketi açtığımda el örgüsü
dikdörtgen bir bez kucağıma düştü. Onu aldım ve tamamen kafam karışmış bir
şekilde ona baktım. Bir yüzüne 124.155 sayısı işlenmişti, diğer yüzüne ise
100.485. John�a tekrar baktığımda heyecanını zor bastırdığını gördüm. �Onlar
dost rakamlar� dedi. "Bir bilgisayar programı hazırladım ve 12 saat boyunca
bu sayıları bulabilmek için çalıştım. Bunlar bulabildiğim en büyük
rakamlardı ve onları beze 2 kere işledim. Bu bir tencere tutacağı. Dün gece
onu sana veremedim ama hala sana nasıl yaklaşacağımı bilemiyorum. Sıradan
bir şey ama onu sevebileceğini düşündüm."

      O noelden sonra çok değişmiştik, ama artık ilgisiz değildik. Eski
matematiksel afrodizyak yine işe yaramıştı.


                                                             
                       Merve AVCI